Monday 22 February 2016

adam ile cocuk

içimde bir yerde olanlari kabullenmeyi öğreten çok bilmiş ve öğrenmiş adam var sorsaniz herşeyi biliyor bide çocuk var durmadan huysuzlanan yerinde durmayan inat eden bir çocuk tüm kabulenmeleri öğretmeye çalışan adama karşı tüm inadiyla
-banane banane kabullenmeyeceyim
-banane kabullenmek istemem yoklugu kabullenmek istemem bir yoklu[u kabullenmektense birinin herseyini kabullenmeyi yeylerim inadim inat ben kabullenmeyeceyim ...!
          Adam herşeye rağmen çocuğu anlar ve susmasını beklemek ıcın karanlığına çekilir tekrar Yönetimi almaya dönenedek, tekrardan görünmez kalkanlarını savunmak için , tak mak için maskelerini susturarak ve kandırarak yaygaracı çocuğu ...
         Belkide bildiği birşey vardı adamın her acıtanın hayat değilde ders oldugunu belki, kabullenmişmiydi adam birdaha görmemeyi, birşeyin yok oluşunu sadece bir anı sadece bir bilgi varlıkla yokluk gibi bişey sanki, vardı ve halen var. yokmu olmalı doğrusu ? doğru tam olarak neyin doğrusu, veya kimin ?
yokluk derken nekadar yokluk bana sorsanız varlığında hiç bukadar var olmamıştı başkalarına sorsanız 2 seneye yakın yoktuk.
        Bazen adamda şaşırmıyor değildi çocuğun neyi özlediğini bile hatırlamadan kabullenmek isdemeyişi'ne ve diredişine
-aşığım sevdim diyordu Çocuk
-aşkın sevginin dışarıdan geleceğinin beklenmesi nekadar sahde olduğuna, inandırdığını hatırladı biranda adam ve irkiliverdi.

Saturday 16 January 2016

Hayata Doğduğun bir Gün Vardır Elbet !

        Bugün doğmuşum heryıl bugün bişeyler yaşıyorum benim için önemli olduğu soylenen kolaymı bir doğum gerçekleşmiş fırtınalı bir günde ağaçlar sökülüyormuştu adeta hemde onca zorluklara rağmen hayatta kalabilmişim, yaşayacağımı söylemeye çekinen doktorlara inat tutunmuşum hayat'a nedendi bu inat acıba? şu anki benin bilmedikleri veya unutturulmaya mecbur bırakıldığı fakat o çocuğun bildiği şey neydi ?

  her insan gibi olduğuna inandığım küçük talıhsızlıkler oldu heb hayatın kucuk kesıtlerınde bana göre büyüktü elbette hayatı kaybetmenin önünden geçmiştim kaç kez büyürken!.

en iyi doğumgünlerim oldu. İlk doğduğum an kadar mucize olamasalarda. Büyük kutularda aldım hani o kapıdan sığmayacak kadar olanlardan, küçücük, ve ihtişamlı kutularda sunulan SANCI hisleri kimi zaman  hepside bir birinden mükemmel ve benzersizdiler benim için. En gururlandıklarım  ise gerçek ve gerçekten öte insanların, bana hayatımda hissettirdikleri ve onların hayatında bir iz bıraka bilmiş olma ihtimali. Her haliyle, Sahte olanlar olsa bile beni heycanlandırabiliyor .
Her insan kadar banada  hayatım abartılı geliyor nede olsa ben yaşadım hebsini hafife alacakta değildim ya...
 
Doğum günleri;
                         belkide ileriye büyük bir adım atmak için, geriye son bir alıcı gözüyle bakılması güzel bir dönem olmalı, 365 gün önceki sen İle 365 gün sonrada ki sen arasında güzel Bİr konuşma bile olabilir.
Her geçen 365 gün mucizeler içerir; anlayışınızla eş zamanlı olarak!
      son olarak söylemem gerekiyor ki: beni mutluluktan öldürüp, hayretler içinde kıvrandırıp ayni boyutlardada hüzün ve üzüntüde boğabilen insanoğluna aşığım, teşekkürlerle bürünmüş iyikiler sizlere gelsin mükemmel insanoğlu.